25 Kasım 2009 Çarşamba

BİR TUTAM ZENCEFİLLİ FELSEFE




                                            
                                             BİR TUTAM ZENCEFİLLİ FELSEFE


         Kimi insan için; arkadaşlık ve dostlukları yorumlamak çok da güç olmasa gerek. Yaşam formunu çoğullaştırmış birçok insanın da, yaşam karşısında kendi yalnızlığını farkettiği zamanki algılayışların neticesinde ortaya çıkan dinginlik her ne kadar olgunlaştığının bir belirtisi olarak değerlendirilmiş olsa bile, bu teslimiyetçilik karşısındaki çekmiş olduğu azaptan değil, yalnızlıktan korktuğundan mıdır, diye düşünüyorum.

          Günümüz dünyasının yaşamı yorumlayışı flotal¹ aynalardaki görmüş olduğu görüntüden mi ibarettir. Eğer bu böyleyse, insan ruhunun derinliklerindeki kara deliklerin zaman mekân boyutu nedir. İnsan kendi iç dünyasında keşfetmeye zaman bulamadığı bilinmezleriyle, bildiğini zannettiği kabul görmüş bilinmişlerinin vermiş olduğu cesaretle mi, uzun yollar katetmekte. Kabaca yaşamak, sıradanlaştırılmış klasik dostluk ve arkadaşlık paylaşımları, kendinden kaçırdığı gerçeklerden sıyrılarak, benliğini kamufle ² etmek için mi? İnsan kendinden mi kaçıyor, yoksa kendi yalnızlığından mı? Arkadaşlık, Dostluk bağları çok güçlü olan insanlar; çok sosyal oldukları için mi, yoksa çok cesur oldukları için mi, çoğullaştırılmış damıtık ³ bir hayat sürdürmektedirler? Yaşam direnci noktasında adam gibi adamlardan güç almaları, Kral çıplak demeleri, İlimin ve Bilimin yolunu seçmeleri, yalnızlığını yalnızca kitlelerin gölge yalancı kalabalıkları ile değil, samimi dost ve arkadaşlıklar da mı aramalarında kaynaklanıyor?

     Öyle ya, başlarken de demiştik;
     Kimi insan için; arkadaşlık ve dostlukları yorumlamak çok da güç olmasa gerek.





Flotal Ayna ¹ : Ayna, mimaride çokça kullanılan, dekoratif ama aynı zamanda yansıtıcı özelliği ile mekânı aydınlatan, büyütüp genişleterek zenginleştiren bir malzemedir.

Kamufle ² : Gizlemek, Saklamak anlamında

Damıtık³ : Ayrıştırılmış manasında.








19 Kasım 2009 Perşembe

BATIK LİMAN

BEN BATMIŞSAM,
TÜM SATIRLAR NEDEN SUYUN ÜZERİNDEYDİ HALA?
O SATIRLAR BİR ŞAİRİN ŞARKILARIDIR.
BATIK LİMANLAR VARDIR ELBETTE.
ŞAİR O LİMANLARI GÖRÜR.


06 Kasım 2009 tarih ve 162 sayılı K Dergisinin ilk konuğu Ünlü İtalyan Şair Giuseppe Ungaretti dir. Lemi Özgenin Kaleminden öğreniyoruz şairle ilgili gizemli sırları. Yukarıdaki satırları yazdığında Carso cephesinde barut kokusu içerisinde yazdığı belirtilmektedir.

Haftalık yayınlanan Kültür-Sanat, Edebiyat ve Sinema dergisi olarak tanımlamayı doğru bulduğum K dergisinin müptelası olduğum inkâr edilemeyecek bir gerçek. Her hafta başında Kitapsan’a uğrayıp bitmeden almaya çalıştığım bu dergiyi okuyunca yapılması gerekli önemli bir işi yapmışım gibi mutlu hissediyorum kendimi. Eminim ki birçok okuyucusu da benim gibi düşünüyor olsa gerek.Bir gün, bir tarihte K dergisinin herhangi bir sayısındaki yayınlanan bir konu etrafında konuşabilmek umuduyla, görüşmek üzere hoşça kalınız.